Garip Fabrika - 01

 Merhaba arkadaşlar benim adım Deniz. 24 yaşındayım. 1.80 boyunda ve 70 kiloyum. Kız ortamı iyi olan biriyim. İzmir'de yaşıyorum. Üniversiteyi şehir dışında okudum ve makine mühendisi olarak mezun oldum. Okuldan mezun olup memleketime dönünce adeta sudan çıkmış balığa dönmüştüm. Tam gaz iş aramaya başladım. İzmirli olanlar bilir biz pek İzmir dışında yapamayız. Bende çevredeki bütün fabrikalara büyük, küçük sanayi farketmeksizin başvuru yaptım. Çoğu yer olumsuz dönüş yaptı, birkaçı cevap bile vermedi. Evde ümitsizliğe kapılmış bir şekilde karalar bağlamıştım. Akşam üzeri saat 9 civarı telefonum çaldı. "Merhaba ben X firmasından arıyorum. Başvurunuzu inceledik ve yarın sabah 10'da görüşmeye bekliyoruz" dedi. Mutluluktan havaya uçmuştum göbek atıyordum resmen. Saatler geçmek bilmedi. Gün boyu firma hakkında araştırmalar yaptım. Fabrika küçük sanayiydi ama işsizlik durumunda bu düşünülecek bir şey değildi. Makine parçası imalatı yapan bir firmaydı. Öyle çok kurumsal gözükmüyordu ama dediğim gibi evde oturmaktansa tecrübe kazanırım diye düşündüm. Geceyi zor ettim ve uyudum. Sabah erken kalkıp hazırlanmaya başladım. Fabrikanın bulunduğu sanayi evime çok uzak değildi. Arabaya atladığım gibi fabrikanın önüne gittim. Derin bir nefes aldım ve ilk iş heyecanıyla görüşmeye gittim. Fabrika fazlasıyla ufaktı. Beni kapıda sekreter karşıladı ve müdürün yanına çıkardı. 


Sekreter: Mehmet bey iş başvurusu için görüştüğümüz kişi geldi.

Mehmet: Gelsin gelsin bekletmeyin.


Ben içeri girdim ve Mehmet beyle el sıkıştım. Mehmet bey bana iş tanımından bahsetti. Fabrikada 6 mühendis, 1 usta ve 10 operatör çalışıyordu. Maaş konusu konuşulduğunda 87.000₺ dediler. Benim ağzım düşecekti neredeyse çünkü fabrikanın küçük olmasından dolayı daha düşük bir maaş alacağımı düşündüm. Tek kötü durum vardı. O da fabrikanın ilk girişte 1 yıllık anlaşma yapıyor olmasıydı. Yani 1 yıl boyunca bırakıp gidemiyorsun. Beklediğim maaşın fazlasıyla üstünde olan meblağ ve evime olan yakınlıktan dolayı sıcak baktım ve anlaştık. İmza atıldı. 


M: Hayırlı olsun Deniz. Birlikte güzel işler çıkaracağımızı düşünüyorum. Burada bir aile gibiyiz. Kimse kimseyi küçük göremez. Ustabaşından tutun şurda gördüğünüz operatör ve mühendis kadromuz hepsi aynı saygı çerçevesindedir. 


B: Tabiki Mehmet bey. Böyle bir şey kimsenin haddi değil. Herkes eşittir. 


M: Sevindim Deniz. Şimdi sizi ustamızla tanıştırayım ve makineleri göstereyim. 


Biz Mehmet bey ile fabrika içerisinde dolaşmaya başladık. Mühendisler gelip elimi sıktılar tanıştık. Makineleri inceledim. İleride bir oda vardı ve Mehmet beyle o yöne yürüdük. Ustabaşının odasıymış. Kapıyı tıklattık ve içeri girdik. Ustabaşı ayağa kalktı ve tokalaştık. Oldukça heybetli bir adamdı. Karizmatik ve kara kaşlı kara gözlü bir adamdı. Sesi de çok karakteristikti. 


M: Ahmet ustam seni yeni mühendisimizle tanıştırayım Deniz. Okuldan yeni mezun oldu ilk işyeri burası olacak. Artık burada bizimle beraber işi öğrenecek. 


A: Merhaba Deniz tanıştığıma memnun oldum. Demek bakir mühendislerimizdensin. 


B: Anlamadım? 


M: Yeni mezun demek istedi heralde. Hahahah ilahi Ahmet usta ya. 


Mehmet bey bunu söylerken Ahmet ustanın kaslı kollarını sıvazladı. Bu benim çok garibime gitmişti. Ahmet usta da elini Mehmet beyin omzuna koyarak pis pis güldü. 


M: Deniz sen iki dakika bekle dışarda ben geleceğim dedi. 


B: Tanıştığıma memnun oldum Ahmet usta görüşmek üzere. 


A: Bende memnun oldum daha çok görüşücez. Dikkat et kendine. 


Ben odadan çıktım. Bu adamda garip bir şeyler vardı anlamadım. Makinelerin arasında dolaşıyordum, operatörler ve mühendisler başıyla selam veriyordu. Yürümeye devam ederken mühendis ekibinden birini makine bakımı için eğilmişken gördüm. Gözümün takıldığı nokta ise eğildiği için ortaya çıkan arka tarafındaydı. Kot pantolonun üstünden eğildiği için pembe bir tanganın üst kısmı ve ten rengi külotlu çorap gözüküyordu. Yürümeye devam ettim. Mehmet beyin sesini duydum. 


M: Deniz buyur devam edelim. 


B: Geldim Mehmet bey diye seslendim. 


Bu sırada sesimi duyan mühendis başını makine arasından çıkardı ve bana baktı. Hemen pantolonu topladı ve selam verdi utangaç bir tavırla. Mehmet beyin yanına geldim. Yarın iş başı yapabileceğimi söyledi ve tokalaştık. Ben mutlu ve düşünceli şekilde arabaya bindim. İş sahibiydim ve güzel maaşlı bir işe girdim ancak fabrika biraz garipti. Hayırlısı dedikten sonra eve doğru yola koyuldum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Babam Kendi Elleriyle Beni Orospu Yaptı

Abim Beni Sikince Gay Oldum

Annem Beni Dostuna Siktirdi