Dayım Bana Dayadı

 İyi günler sevgili okurlar; Adım Deniz. Bu siteyi uzun zamandır takip ediyorum ve gerçekten yaşanmış olduğu anlaşılan çok güzel hikayeler var. Doğrusu şimdiye kadar bende yaşadıklarımı yazmayı birkaç kere düşündüm. Ancak ya yazmaya üşendim yada fırsat bulamadım. Artık yaşadıklarımı buradaki okurlarla paylaşmam gerektiğini düşünüyorum Çünkü güzellikler paylaşılarak çoğalır. Hikayeme öncelikle kendimi tanıtarak başlamak istiyorum. Ben 22 yaşında, beyaz tenli, güzel, ince belli, dolgun kalçalı, parlak, uzun saçlı ve kişisel bakımına özen gösteren, özellikle olgun erkeklerden hoşlanan pasif bir eşcinselim. İlişki esnasında kadın kıyafetleri, iç çamaşırları giymekten, makyaj yapmaktan ve özellikle de yüksek topuklu kadın ayakkabıları ve çizmeler giymekten çok hoşlanıyorum. Bu şekilde sikilmek bana aşırı derecede zevk veriyor. Her ne kadar eşcinselliğimi çevreme belli etmemeye çalışsamda şimdiye dek birlikte olduğum 18 erkeğin neredeyse tamamı yakın çevremden tanıdığım kişilerdi ve bugünden itibaren umarım yeterli zaman bulur ve bu yaşadıklarımı burada sizlerle paylaşabilirim. Cinselliği ilk keşfetmeye başladığımda henüz 11 yaşlarındaydım ve açık konuşmak gerekirse karşımdaki ilk örnek annemdi. Aşıktım ona Hem bir anne olarak hemde bir kadın olarak hayatta arzuladığım ve fantazilerimde yer alan tek kadındır. Şuan 42 yaşında ve hala gençliğindeki o beni kendine aşık eden güzelliğe sahiptir. Bir şeyler yaşandı mı aramızda diye sorarsanız. Sadece 6 ay kadar bir süre yaşandı o kadar ama ben her şeye rağmen ona aşık olmayı sürdürdüm ve sanırım beni eşcinselliğe itende bu aşk oldu. Ona ulaşamamak ve asla ulaşamayacağımı bilmek bende belki de farklı bir savunma mekanizması yarattı. Madem ona ulaşamıyordum o zaman ona, aşık olduğum kadına benzemeli kendimi onun gibi hissetmeli ve ona isteyipte yapamadıklarımı başkalarının bana yapmasını sağlamalıydım. Belki bu şekilde tatmin olabilirdim. Tabiiki o çocuk yaşlarda bunca karmaşık duyguyu çözemiyor insan, tüm bunlar bilinçaltının yönlendirmesiyle gelişiyor. Ancak yıllar geçipte olgunlaşınca ve geriye dönüp bakınca bunu anlayabiliyorsunuz. İşte her şey daha 11 yaşlarımdayken bu şekilde başladı. Bir süre sonra evde yalnız olduğum zamanlarda artık annemin iç çamaşırlarını, elbiselerini, ayakkabılarını giymeye, makyaj yapmaya ve bu şekilde kendimi seyrederek mastürbasyon yapmaya başladım. Bu durum bu şekilde 14 yaşıma dek devam etti. Bu süre içerisinde karşı cinse kesinlikle yaklaşmıyor hatta hoşlanmıyordum. Annem haricinde hiçbir kadına yada kıza karşı cinsel istek duymuyordum ve bu arada erkeklerden hoşlanmaya başladığımı, onlar tarafından fark edilip beğenilmek istediğimi fark ettim. Artık eşcinsel olduğumu biliyordum. Bunu etrafa belli etmiyordum ama iç dünyamda kabullenmeye başlamıştım ve kendi durumumu kendim çözmeliyim diye düşünüyordum. Çünkü farklıydım ve bu farklılığın nasıl yaşandığını öğrenmem gerekiyordu. Eşcinselliğin toplum içinde ayıplandığını biliyordum. O nedenle bunu kimseyle konuşmadan kendim öğrenmeli ve bunu nasıl yaşayacağıma karar vermeliydim. Zamanla bunu öğrendim, pasif eşcinsel olduğumu, benim gibilerin hastalarının olduğunu, bir erkeği ağzımla ve deliğimle rahatlatabileceğimi ve ancak bu şekilde elimde tutabileceğimi, kendime bakmam gerektiğini öğrendim. Öğrendikçe dahada çok canım istiyor, yanıyordum. Çevremde hoşlandığım erkekler vardı ve onlara teklifte bulunmamak için kendimi zor tutuyordum. O dönemlerde internet olayı daha henüz yayılmamış olduğundan ve olsa bile ben yabancı birine güvenmeye cesaret edemeyeceğimden dolayı tamamen bir çıkmazdaydım. Derken o çıktı karşıma; Turan, ilk erkeğim, ilk kocam, ilk sikicim, beni ortama kazandıran ilk erkek. Turan annemin teyzesinin oğluydu. O dönemde 46 yaşındaydı. aslında yakışıklı bir tip değildi. Aksine şişman olmasada kilolu, saçlarının tepesi açık, sıradan bir erkekti. Ama beni ona iten başka sebepler vardı; Fazla olmasa da yapılıydı. Ayrıca ben zaten tercih yapabilecek durumda değildim. Çünkü bir an önce bir erkek tarafından sikilmeyi istiyordum ve asıl önemli olan sebepte 4 yıl kadar öncesinden bilinçaltıma yerleşmiş bir görüntüydü. Turan Belçika'ya vize almak için Adana'dan İstanbul'a gelmişti ve bizde kalıyordu. 1 hafta kadar kaldı sanırım. Ben daha 10 yaşlarındaydım. Hafta sonu olduğunu çok iyi hatırlıyorum. Dışarıda oynuyordum. Annemden para istemek için eve geldim, babam evde yoktu. Eve gelince anneme seslendim çünkü salonda kimse yoktu. Derken annemlerin yatak odasının kapısı açıldı ve Turan odadan çıktı. Altında pantolonu vardı ancak üstü çıplaktı. Yanımdan öylece geçip gitti. Odaya girdiğimde annem yarı çıplak üstünü giyiniyordu. Panik bir halde ne istediğimi sordu. Bende para istediğimi söyledim, "bekle" dedi. Üstünü giyinip içeriden çantasını alıp bana para verdi. O dönemlerde daha ufaktım ama Turan'a vermeye karar verdiğim yaşlarda o gün orada olanları tahmin edebiliyordum. Zaten daha sonra yanılmadığımı da öğrendim. İşte Turan'ı delice arzulamamdaki en önemli sebepte buydu. Annemi sikip sikmediğini öğrenmek ve eğer siktiyse bunu nasıl yaptığını dinlemek ve annemi siken erkeğe kendimi siktirerek kendimi annem gibi hissetmek. 

Her neyse biz olaya geri dönelim. O yaz teyzemin biri 20 diğeri 18 yaşındaki oğulları beni Belçikaya davet etmişlerdi. Ailemde kırmadı ve beni gönderdiler. Teyzemin kocası kendi teyze oğluydu yani Turan'ın abisi Altan enişte, dolayısıyla Turan onlarda kalıyordu ve Antwerpte bir inşaat şirketinde kaçak olarak çalışıyordu. Ancak ben gelmeden önce şirkete yabancılar polisi bir baskın yapmış ve bütün yabancıları toplamış ve sınırdışı etmiş. Şirkete de ağır bir para cezası gelmiş. Turan o gün şans eseri işe gitmemiş ama kaçak olduğu için iştende çıkarılmış o nedenle sürekli evdeydi. Bu arada eniştem ve teyzem çalışıyorlardı. Ben genellikle teyzemin oğullarıyla gezip tozuyordum. Ancak Turan kesinlikle dışarı çıkmıyor hep evde takılıyordu. Bu arada bende demin bahsettiğim sebeplerden dolayı Turan'a karşı istek duymaya başlamıştım. Bir süre sonra teyzemin oğullarıyla çıkmamaya başladım. Çünkü Turan'la yakınlaşmak istiyordum. Zaten Serkanxla Gürkan'da haftaiçi bir konfeksiyonda çalışmaya başlamışlardı. Benim gelişimden bir ay kadar sonra teyzem ve eniştem Türkiye'ye izne geldiler. Kısacası ortam benim için iyice müsait bir hale gelmişti. Bu arada Turan'la aramızda normal bir samimiyet doğmuştu. Birlikte evde bira falan içmeye başlamıştık artık. Turan Dayı diye hitap ediyordum. Kısa bir süre sonra beni çatır çatır sikecek adama. Bir gün evde sadece ikimiz varken Turan banyoya girdi. Bu bir fırsat olabilir belki diye düşündüm ve gizlice banyoya girip, tasın içine lavabodan soğuk su doldurup banyo perdesini açtım ve suyu tepesinden aşağıya boca ettim. Çok sinirlendi bağırıp çağırmaya başladı. "Ya sakin ol şaka yaptım. Ne olur kızma" falan derken ortamı yumuşattım. "Bana bak" dedi "bir daha böyle birşey yaparsan acımam sikerim seni" diye devam etti. Fırsat buydu belkide. Hemen hiç beklemeden “Siiiik ne olacakki” dedim cilveli bir şekilde. Ciddiye almadı yada almak istemedi sanırım. “Ya hadi siktir git. Duş alıyorum bir rahat bırak” dedi ama yüzündeki garip ifadeyi görebiliyordum. Vazgeçmeye niyetim yoktu. “Bende geleyim de beraber yıkanalım” dedim. İmalı bir şekilde güldü ve “İbne misin sen?” dedi. ” Evet ibneyim” diye karşılık verdim. Bu arada gözüm yavaş yavaş kalkan o harika yarraktaydı. Onu yalamak, içime almak için çıldırıyordum. Artık farketmişti gerçekten ibne olduğumu "iyi öyleyse soyunda gel bakalım" dedi. Ben arkamı dönüp soyunmaya başladım. Kalçalarımı görmesini istiyordum çünkü. "Bak yalnız benim alet büyük, sokarsam bir daha çıkarmam, sonra vazgeçmek yok ha" dedi ben soyunurken. "Fark etmez sende alıştıra alıştıra sokarsın, ne de olsa bu ilk olacak" dedim. Durdu "İlk mi?" diye sordu. "Evet" dedim. "Bu doğru olur mu?" dedi bu sefer ve o esnada ben kilodumu çıkardım. Bembeyaz kalçalarım meydana çıktı. "Evet olur, sen yapmazsan başkası yapacak zaten" dedim. Hayranlıkla kalçalarıma takılmış gözlerini gördüm. "Ufffff, çok tazesin sen yaaa" diye inledi ve elini uzatıp elimi tuttu ve beni küvete çekti. İkimizde ayaktaydık ve ben küvete girer girmez hiç konuşmadan öpüşmeye başladık. Deneyimsiz olduğum için öpüşmeyi pek beceremiyordum. Ancak o beni gayet güzel yönlendiriyordu. Bir süre öylece öpüştük. Bu arada ben elimi atmış Turan'ın kazık gibi olmuş yarrağıyla oynuyordum. Derken kafamı tuttu ve beni aşağıya doğru indirmeye başladı. Anlamıştım ağzıma almamı istiyordu. Nitekim bana "hadi yala güzelim" dedi. Önünde diz çöktüm ve biraz sonra bana arkadan girip bekaretimi bozacak, bana sahip olacak adamın yarrağını yalamaya başladım. İkimizde çok zevk alıyorduk ama ben daha önceden bunu yapmadığım için pek beceremiyordum. Beni güzelce yönlendiriyordu. "Dudaklarını yuvarla, dişlerini değdirme, tamam sorun yok zamanla daha da iyi olacaksın" falan diyerek motive ediyordu. Arada da "Benim küçük sevgilim, minik ibnem, yala kocanın yarrağını" falan diyor beni iyice azdırıyordu. Ben yavaş yavaş daha iyi yalamaya başlıyordum ve bunu Turan'ın aldığı zevkten anlayabiliyordum. Birden beni tuttu ve "Dur" dedi, ayağa kaldırdı. Kolumdan tuttu ve "Hadi odaya geçiyoruz" dedi ve teyzemlerin yatak odasına götürdü. Sonra banyoya gidip krem alıp geri geldi. Zevkten çıldıracak gibiydim. Biraz sonra sikilecektim. Hemde hayatımda ilk defa, artık ibne olacaktım ve çok iyi biliyordumki bir daha bunun asla geri dönüşü olmayacaktı ama ben bunu o anda her şeyden daha çok istiyordum. Yanıma geldi ve yatakta tekrar öpüşmeye, sevişmeye başladık. Bacaklarımı ve kalçamı genç bir kızın vücudunu okşar gibi okşuyordu. Bir süre sonra beni ters çevirdi ve domalmamı istedi. Önce deliğimi sonra kendi yarrağını ve parmaklarını kremleyip beni parmaklamaya başladı. Önce tek parmak sonra yavaş yavaş iki ve üç parmak. Bir süre sonra sanırım yeteri kadar genişlettiğine inandı ki parmaklarını içimden çıkardı ve arkama geçti. İşte o uzun zamandır beklediğim an gelmişti. Deliğim özlemini duyduğu yarrağa kavuşmak üzereydi. Önce arkama başını dayadı ve soktu sonra yavaş yavaş içime doğru ittirmeye başladı. Sandığımdan daha kolay giriyordu. Ancak çokta acıyordu ve bu acı bile bana tarifsiz bir zevk veriyordu. Birkaç seneye kadar yarrak yemekten yalama olacak olan deliğim ilk deneyimini yaşıyordu. Önce yavaş yavaş derken hızlanmaya başladı. Yarım saat kadar içimden hiç çıkarmadan beni öylece sikti. Sanırım deliğimi alıştırmaya çalışıyordu ve nitekim alıştırdı da, tüm o acılar artık tamamen zevke dönüşmüştü ve birden içimde bir sıcaklık hissettim. Boşalmıştı hemde “Benim taze ibnem, sevgilimmm” diye bağırarak boşalmıştı. Bir süre kaldı içimde sonra çıktı. Tohumlarının deliğimden dışarıya süzülüşünü hissediyordum ve bu beni zevkten kudurtuyordu. Evet tam bir ibne olmuştum artık, istediğime kavuşmuştum. Turan kalktı banyoya gitti ve elinde bir peçeteyle gelip yatağa akan ve deliğimde kalan tohumlarını temizledi. Sonra bana "Hadi kalk git duşa gir yıkan, sonrada ben gireyim" dedi. "Beraber girsek olmaz mı?" diye sordum. "Hadi şimdi uzatma her şeyi tadında bırakmak lazım" dedi. Anlamıştım, işi bitmişti ve erkeklerin boşaldıktan sonra bambaşka mahluklar haline geldiklerini ilk defa orada öğrenmiştim. Gittim banyoya ve yıkandım. Benden sonrada Turan yıkandı. 1 saat kadar oturduk ama hiçbir şey konuşmadık ve ben bu yüzden yaptıklarımızdan utanmaya başladım. 1 saat kadar sonra günlerdir hiç dışarıya çıkmayan adam giyinip çıktı. Hemde bana hiçbir şey demeden. Çok utanıyordum çünkü ben işin bu yönünü hiç düşünmemiştim. Ben hep ilişkiden sonra her şey daha da güzel olur sanmıştım halbuki. Bir iki saat sonra Serkan'la Gürkan geldi. Turan'ı sordular çıktığını söyledim onlarda çok şaşırdı. "Bizde çıkalım" dediler. Ancak moralim o kadar bozuktuki çıkmak istemedim. Bir tarafta içimde belki geri gelirde her şeyi konuşuruz devam ederiz umudu vardı. Serkan'la Gürkan'ın tüm ısrarlarına rağmen çıkmadım ve koltukta uyuyakalmışım. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama kapının kapanma sesini duyarak uyandım ancak uyandığımı belli etmedim. Çünkü eğer gelen Turan'sa ne yapacağını merak ediyordum. Yanılmamıştım gelen Turan'dı. Gözlerimi kısmış belli etmeden yaptıklarını takip ediyordum. Yanıma geldi ve koltuğa oturdu. Bir dakika kadar o şekilde hiçbir şey yapmadan durduktan sonra elini kalçalarıma atıp şortumun üstünden okşamaya başladı. Ardından bacaklarıma doğru indi. Sonra birden bana "Hadi güzelim kalkta yerine yat" dedi. Yeni uyanmışım gibi yaparak hafifçe doğruldum. "Ne oldu, saat kaç?" falan diyerek kalktım. "Geç oldu güzelim hadi kalkta yerine yat. Bende geliyorum şimdi" dedi. Ev fazla büyük olmadığından biz en dipteki oda da beraber yatıyorduk zaten. Bana bir yer yatağı açmıştı teyzem, Turan'da aynı odadaki yatakta yatıyordu. Kalktım ve odaya doğru yöneldim. Tam o esnada bana "Benim yatağıma yat, bende şimdi geliyorum" dedi tekrar. Sadece "tamam" diyerek odaya gittim. Belliydi, yine siki kalkmıştı ve amacı beni sikip rahatlamaktı ama büyük ihtimalle boşaldıktan sonra hareketleri ve tavırlarıyla yine bana aynı kötü duyguları yaşatacaktı. O nedenle isteyip istemediğimden emin değildim. Tişörtümü çıkarıp, sadece altımdaki şortla yatağa uzandım. Şortun altında külotta yoktu zaten. Heyecanla bekliyor ve ne olacağını çok merak ediyordum. 10 dakika kadar sonra geldi, ışığı açtı. Kaş altından yaptıklarını takip ediyordum. Tamamen soyundu ve en son kilodunu çıkarıp yanıma geldi. Ben hafif yan dönmüş bir şekilde yüzüstü yatıyordum. Yanıma gelir gelmez arkadan sarıldı bana ve boynumu öpmeye, yalamaya, emmeye başladı. Bir elini de şortumun içine sokmuş kalçalarımı avuçluyordu. Bir tarafta garip sesler ve hırıltılar çıkararak bir şeyler söylüyordu ama ne dediğini tam olarak anlayamıyordum. Sadece "Sen artık benim ibnemsin, benim körpe sevgilimsin" gibi sözlerini duyabiliyordum ve en son söylediği sözü duyunca bende artık kendimi tamamen bırakıverdim. "Aynı annene benziyorsun, Hülya'ma benziyorsun, o da benimdi sende benimsin artık" diyordu. Bu sözler beni zevkten kudurtmaya yetmişti. Demek Turan annemi sikmişti ve beni de ona benzettiği için sikmek istiyordu. Bu arada şortumu tamamen sıyırmış kalçalarımın arasına yarrağını yerleştirmiş o şekilde bana sürtünüyordu. Sonra bir an durdu ve yerden kremi alıp hem deliğimi hemde kendi yarrağını güzelce kremledi ve ben yan pozisyonda yatarken içime girdi. Tekrar ok yaydan çıkmıştı ve ikimizde zevkten kuduruyorduk. O ana kadar benim ağzımdan tek kelime çıkmamıştı ama erkeğimin yarrağı içime girince zevkten bir anda "Ohhh Turan dayı” deyiverdim. Yüzümü tuttu kocaman eliyle ve kendine doğru çevirerek "Bana artık dayı falan deme ben senin sevgilinim, erkeğinim" dedi. İçmişti ve buram buram alkol kokusu geliyordu ağzından ve bu daha da hoşuma gitmişti" Kocam içip eve gelmiş ve karısını sikiyordu sanki. Yine yarım saat kadar sikti beni ancak bu sabahkine benzemiyordu. Sabah yaptığı gibi fazla incitmemeye yada alıştırmaya çalışmıyordu aksine var gücüyle girip çıkıyordu. Kasıklarının kalçalarıma vuruşuyla çıkan ses benim acıdan ve zevkten attığım çığlıklara karışarak oda da yankılanıyordu. Bu arada beni tam domalır vaziyete de getirmişti. Gövdemi ve yüzümü yatağa yapıştırmış, kalçalarımı yukarı kaldırıp deliğimin iyice açılmasını sağlamıştı. Öyle bir sikiyorduki bu pozisyonda, her girişinde yarrağının başını adeta midemde hissediyordum. Derken bir anda çıktı içimden ve beni tutup yüzümü kendine, daha doğrusu yarrağına çevirdi ve hiç bekletmeden ağzıma sokt. Bir iki defa emdim emmedim hırıltılar çıkararak ağzımın içine boşalmaya başladı. Bir yandan da eliyle kafamı yarrağına bastırarak "yut benim minik ibnem, körpe sevgilim. Bunlar kocanın tohumları" diye bağırıyordu. Hepsini yuttum hatta ucundan akan son damlacıkları da ziyan etmemek için dilimin ucuyla temizledim. Tadı garipti, acıydı biraz ve boğazımı yakmıştı ama yine de çok hoşuma gitmişti bir erkeğin döllerini yutmak. İşimiz bitince ikimizde yatağa sırtüstü uzandık bir sigara yaktı Turan bir tane de bana verdi. Daha yeni başlamıştım sigaraya, hatta bana ilk sigara verende gene Turan olmuştu 1 ay kadar önce. Bir süre öylece sessiz bir halde uzandık ve konuşmadık. Ben yine her şeyin sabahki gibi olacağını sanıyordum ve sigaram bitince arkamı döndüm. Mutsuzdum çünkü o çılgınca zevk dakikalarından sonra herşeyin bir anda değişmesi beni üzüyor utandırıyordu. Ağlamaya başladım sessizce, belli etmemeye çalışıyordum ama hıçkırıklarıma da mani olamıyordum. Öyle ya çocuktum daha, hayal kırıklığına uğramış bir çocuk. Turan bana döndü sarıldı ve omzuma bir öpücük kondurarak "Ağlıyor musun sen?" diye sordu. Şaşırmıştım ve ve sevinmiştim de bunu beklemiyordum çünkü. Hiçbir şey söylemeden hafifçe omuz silktim. Bu sefer niye ağladığımı sordu yine aynı şefkatle "Pişman mısın?" dedi. Fazla uzatmamalıydım ve konuşmalıydım. Yüzümü çevirmeden neden ağladığımı söyledim ona. "Bak. Ben seninle yaşadığım şeylerden çok zevk aldım ve bunun devam etmesini de istiyorum. Ancak sabah yaşadıklarımızdan sonraki tavırlarımın nedenini sana şu anda anlatamam, şu an için erken" dedi. "Ancak şuna inanki o tavırların seninle bir alakası yoktu. Şimdilik bunun vicdani bir ağırlık olduğunu bil yeter" diye devam etti. "Peki kiminle alakası var?" dedim. "Şuanda söyleyemem belki ilerde" dedi tekrar. Artık dayanamayacaktım. Çünkü bir şeyleri fark etmiştim ve sordum. "Annemle mi alakalı?". Bir an durdu ve ardından "Ne alakası var?" diye çıkıştı bana. Doğruldum ve yatağa oturdum "bak ben seninle her şeyi açıkça konuşmak istiyorum" dedim ve 4 yıl öncesini unutmadığımı, biraz önce annemle ilgili bana söylediklerini de duyduğumu ve annemle aralarında bir şeyler olduğunun farkında olduğumu söyledim. Sarhoştu ve sanırım bununda etkisiyle artık saklama gereği duymadı ve her şeyi anlattı bana. Bundan yıllar önce teyzem ve eniştemin düğünü için annemler topluca Adana'ya gitmişler. O zamanlar annem 16, Turan ise 20 yaşında, aralarında bir yakınlaşma doğmuş. Tabii annemin o gencecik yaştaki güzelliğini anlatmaya gerek bile yok sanırım. Turan kendi annesiyle konuşmuş ve annemi istemesini söylemiş. Kadında konuyu anneanneme çıtlatmış, ne de olsa kardeşler. Anneannem pek sıcak bakmamış ama bir de dedeme sormak istemiş. Dedem zaten akraba evliliğine karşı olduğu için bu duruma şiddetle karşı çıkmış. "Bir kızımın başını yaktım bari diğeri yanmasın" diye reddetmiş. Tabi Turan bunu öğrenince küplere binmiş ve düğünden bir gün sonra annemi zorla kaçırıp Mersin'deki bir arkadaşının evine götürmüş ve 10 gün boyunca zorla tecavüz etmiş anneme. Başlangıçta annem Turan'a yalvarmış yakarmış kendisini geri götürmesi için, çünkü aralarındaki yakınlığın aşk boyutunda olmadığını düşünüyormuş annem. Ancak aradan birkaç gün geçince annem gönül rızasıyla yatmaya başlamış Turan'ın altına. Sabah akşam sikiyormuş annemi. Annemde memnun tabii almış bir kere yarrağın tadını. Bu arada Turan bunun böyle bir sonuca bağlanmayacağını anlamış ve annemi geri götürmeye karar vermiş. Belki bu şekilde evlenmelerine dedem müsaade eder diye düşünmüş ve Adana'ya dönmeden 1 gün önce Turan, annem ve Turan'ın arkadaşı sabahtan oturup içmeye başlamışlar. Bu arada sırf alkolde almıyorlarmış, başka şeylerde varmış. Kafaları iyice güzel olunca arkadaşı Turan'a annemin İstanbullu olduğunu, pek güvenilemeyeceğini söyleyerek annemin sadakatini denemeyi teklif etmiş. Turan'da bunu kabul edip uyuyor numarası yapıp diğer odaya geçmiş. Sanırım içtiklerininde etkisiyle annem Turan'ın arkadaşına hiç direnmemiş ve onunla da sikişmiş. Tabi Turan bunun üzerine evlenme fikrinden caymış ve o gece annemi ikisi birlikte defalarca sikmişler. Sabah olup kafaları yerine gelince Adana'ya dönmüşler ve yolda Turan anneme dün gece olanlardan sonra evlenemeyeceklerini söylemiş. Doğrusu annemde buna pek üzülmemiş. Adana'ya döndükten sonra tabii bayağı bir kıyamet kopmuş. Ancak aralarında hiçbir şey geçmediğine dedemi inandırarak olayı örtbas etmişler. Ancak anneannemde, annemin teyzesi de, hatta benim teyzemde olayın doğrusunu yani Turanın annemi siktiğini biliyorlarmış. Daha sonraları annem Adana'ya gittiğinde yada Turan İstanbul'a geldiğinde fırsat buldukça sikişmişler. Bir keresinde annem henüz babamla nişanlıyken dedemin tüm itirazlarına rağmen Adana'ya bir aylığına gitmiş ve bir ay boyunca neredeyse her gün sikişmişler Turan'la. Hemde Turan'ın annesinin yani annemin teyzesinin yardım ve yataklığı altında. O dönem Turan yeni evli olmasına rağmen çoğunlukla annesinde kalmış ve annemle 1 ay boyunca karı-koca hayatı yaşamışlar. Bir başka seferde annemle babam evliyken ve ben doğduktan 4-5 ay kadar sonra Turan bir iş için daha doğrusu aslında annemi görmek için İstanbul'a gelmiş ve annemi babamın yatağında gelinliğiyle defalarca sikmiş akşama kadar. Hemde benim gözlerimin önünde, kim bilir belkide bebek olmama rağmen o görüntüler yerleşti bilinçaltıma. Daha sonraları da ara sıra denk geldikçe beraber olmuşlar. O bana yakalandıkları gün henüz yeni başlamışlar ve annem ağzına alıyormuş. Ben tekrar dışarı çıktıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi sikişmeye kaldıkları yerden devam etmişler. İşin diğer garip olan yanıda anneannemin, Turan'ın annesinin, teyzemin ve eniştemin bu ilişkinin devam ettiğini bilmeleri ve buna göz yummaları oldu benim gözümde. Hatta bunun esprisini bile aralarında yapıyorlarmış. Mesela ben Belçika'ya gelmeden önce eniştem ve teyzem benimle ilgili Turan'a "bak üvey oğlun geliyor" yada "ya Turan bu çocuk senden olmasın" falan diye espri yapmışlar. Anneannem babamı sevmediği için Turan'a damat diyormuş. Hatta "keşke kızı sana verseydik, böyle gizli gizli görüşmeseydiniz" falan diyormuş. Yani annem anneanneme ve teyzeme hala anlatıyormuş Turan'la buluşup sikiştiklerini. Tabi tüm bunları bir seferde değil yavaş yavaş, zamanla anlattı bana. Ayrıca annemin başka erkeklerle de sikiştiğini ve hatta babamın bunu bildiğini ancak annemi çok sevdiği ve boşanmak istemediği için buna göz yumduğunu söyledi. İşte bu sebeplerden dolayı Turan beni siktiği için kendini kötü hissetmiş. Qncak anneme çok benzediğim için dayanamamış ve çokta zevk almış. O gece uzun uzun konuştuktan sonra yattık ama koyun koyuna, sarmaş dolaş, sadece şortlarımızı giydik. Onu da teyzemin oğulları gelip bizi çıplak görmesinler ve yaşadıklarımızı anlamasınlar diye yaptık. Sabahleyin deliğimin içinde tekrar Turan'ın yarrağını hissedince artık bir kocam, bir sevgilim olduğunu anladım. Çok mutluydum. En güzeli de yıllarca annemi siken erkeğe siktiriyordum kendimi. Qnnemin kızlığını bozan adam benimde bekaretimi almıştı. Qnne oğul yada kız diyelim. İkimizinde erkeği, sikicisi olmuştu. Her fırsatta sikiyordu artık beni. Rahattık evde karı-koca gibi takılıyorduk akşama kadar. Bir süre sonra ben teyzemin malzemelerini kullanarak makyaj yapmaya, onun kıyafetlerini, iç çamaşırlarını, topuklu ayakkabılarını giymeye ve evde gündüzleri bu şekilde gezmeye başladım. Bu Turan'ı daha da heyecanlandırıyor ve bu şekilde anneme daha çok benzediğimi söyleyerek daha bir iştahla sikiyordu beni. Evde beni sikmediği tek bir köşe kalmamıştı. Yakaladığı yerde eteğimi sıyırıyor yada dar kotumu indirip sikmeye başlıyordu beni. Mükemmel gidiyordu ilişkimiz hatta birbirimize seni seviyorum demeye bile başlamıştık. Ancak her güzel şey gibi bununda sonu geldi. Önce teyzemler izinden döndü ve biz Turan'la biraz daha dikkatli olmaya başladık. Artık o kadar rahat sikişemiyorduk ama teyzemler evdeyken beni köşelerde sıkıştırıp kalçalarımı avuçlamasına, memelerimi mıncıklamasına da bayılıyordum doğrusu ve sonunda okul başlayacağı için dönme vaktim gelmişti Türkiye'ye. Ben bayağı ağladım, tabi sebebini Turan'dan başka kimse bilmiyordu. Turansa belli etmiyordu kendini sıkıyordu ama çok üzülüyordu. Fakat seneye tekrar gelecektim ve geldimde. O ayrılacağımız günden bir gün önce teyzemlerin garajında sikiştikten sonra Turan'ın bana söylediklerini hiç unutamıyorum. “Bir gün şu Belçika'da oturma iznimi alacağım. Eğer alamazsamda Türkiye'ye döneceğim ve her iki durumda da hayatımdaki her şeyi, karımı, çocuklarımı, ailemi bir kenara itip seni yanıma alacağım ve sadece senin kocan olacağım. Annenle hayal ettiğim herşeyi seninle yaşayacağım. O yüzden annenin bana yaptığını yapma, dönünce sakın bir yanlışa sapma, sadece benim olduğunu unutma." dedi. O an için asla yapmayacağım diye düşünüyorsun ve yapmayacağına inanıyorsun ama ben aşık olduğum kadının, annemin yolundan gittim ve Turan'a daha Türkiye'ye döndüğümün ilk ayında ihanet ettim. Bununda anlatacağım ancak bu başka bir hikayenin konusu. Türkiye'ye döndükten sonra Turan'dan annem ve babamla ilgili duyduklarım nedeniyle daha rahat olmaya başladım. Önce annem ve babamla ilgili öğrendiklerim bende onlara karşı bir soğukluk meydana getirmişken sonradan böylesinin daha iyi olduğunu, en azından tercihimden dolayı beni ayıplamaya haklarının olmadığını fark ettim. Öyle ya onlarda sütten çıkmış ak kaşık değillerdi. Dediğim gibi artık daha rahat davranıyor, okul çevremde pek olmasada evde kadınsı tavırlar sergiliyordum. Zaten kısa bir süre sonra diğer ilişkimde başlamıştı. Annem ve babam farkındalardı bazı şeylerin ancak konuşmaya cesaret edemiyorlardı sanırım. Halbuki ben anlamalarını benimle konuşmalarını isityordum. Özellikle annemle eşcinselliğimi konuşmak ve yavaş yavaş ona karşı beslediğim hisleri de anlatmak için kuduruyordum. Ancak olmadı. O koca sene öylece geçip gitti ve ben o yaz tekrer Belçika'ya gittim. İlk aşkımla, kocamla çatır çatır sikişmeye devam ettim. Onun tadı bambaşkaydı. Çünkü o annemi de sikmişti. Belçika'da da tavırlarım aynıydı. Hafif kadınsı takılıyordum ve teyzemde eniştemde kuzenlerimde bunun farkındaydı. Mesela evde televizyon seyrederken gördüğüm bir erkekle ilgili "ayy ne yakışıklı herif yaa, çok tatlı yaa, bittim ben buna" gibi yorumlar yapabiliyordum ve karşılığında "sapık mısın oğlum sen?" gibi tepkiler alıyordum. Bende karşılığında "ne alakası var, belki ben erkeklerden hoşlanıyorum" diye şakayla karışık imalarda bulunuyordum. Hoşuma gidiyordu böyle yapmak, hem Turan'ın kıskandığını farkediyordum. Hemde birilerinin annemle bu durumu konuşacağını umuyordum. En sonunda istediğim şey oldu. teyzemler Türkiye'ye izne gitmiş ve geri dönmüşlerdi. İşe de başlamışlardı. O gün biz yine Turan'la sikişecektik bu belliydi. Çünkü Turan sabahtan beri arkamda dolanıyordu. Yalnız teyzemler döndüğü için biz garajda sikişiyorduk. Fakat o gün ben garaja inmek istemedim. Öğleden sonraya kadar bilerek kaçtım Turan'dan. Öğleden sonra teyzemin işten dönüşüne yakın odaya kapandım, güzelce makyajımı yaptım, bacaklarıma Türkiye'deki sevgilimin aldığı koyu ten rengi jartiyerlerimi geçirdim. Ayağıma da teyzemin burnu açık siyah bilekten bağcıklı yüksek topuklularımı giydim. Bir tek bunlar vardı üstümde ve saatin yaklaştığını görünce salona geçip Turan'ı odaya çağırdım. Aklı başından gitmişti ama bir tarafta "Şimdi yengem gelecek yakalanırız" diyordu. Ben ise "Bir şey olmaz, canım çok sikilmek istiyor hadi sik beni, hem yakalansak ne olacak, öğrensinler senin karın olduğumu, zaten ibne olduğumun farkındalar" diyordum. Şuursuzca geldi peşimden önce ağzıma verdi. Uzattıkça uzatıyordum ben çünkü yakalanmak istiyordum. Zaten teyzeminde eli kulağındaydı. Derken dayanamadı Turan hemen banyodan krem alıp geldi ve arkamı kremleyip soktu içime. "Hülya'm" diye sikiyordu beni tüm iştahıyla bende "Kocammmm" diye inliyordum. Sanırım olmayacaktı, teyzem gelmeyecekti. Tam o esnada kapının sesiyle irkildik her ikimizde. Turan hemen çıktı içimden ve toparlanmaya başladı. "Hayır" diye bağırdım. "Devam et kocammmmm, devam et, bilmelerini istiyorum, ne olur bilmelerini istiyorum" dedim. "Saçmalama rezil oluruz, bağırma" dedi fısıltıyla. Bir hamle de uzandım önüne ve sikini ağzıma aldım. Kendimden geçmiş bir halde yalıyordum. O da bıraktı kendini çünkü oda boşalamadığı için kendinde değildi. İşte o anda istediğim olmuştu kapı açıldı ve teyzem bağırmalarımı duymuş olacakki odaya bir anda dalıverdi. Görüntü harikaydı.Turan ayakta ben önünde diz çökmüş yarrağını yalıyorum, yüzümde bir ton makyaj, bacaklarımda jartiyer, ayaklarımda onun yüksek topukluları. İstifimi hiç bozmadan devam ettim yalamaya. Bir anlık bir sessizlikten sonra Turan kendini çekti ve ben kafamı çevirip teyzeme bakakaldım. "Bu ne rezalet, ne oluyor burda?" diye bağırdı teyzem. Ben bir taraftan önümü kapatırken Turan alelacele giyiniyordu. "Yenge kurban olayım bir dinle" diye çaresizce bir şeyler anlatmaya çalışıyordu ama nafile. Teyzem ağzına geleni söylüyordu. Kız kardeşini mahvettiği yetmiyormuş gibi onun 15 yaşındaki oğluna da aynı boku yiyen bir pezevenk olduğundan enişteme herşeyi anlatıp onu Belçika'dan siktir edeceğine kadar ağzına gelen ne varsa söylüyordu. Ben hiç konuşmuyordum, sonra sıra bana geldi. Beni tokatlamaya başladı. Bana da ibne, sapııık diye bağırıyor ağzına ne gelirse söylüyordu. Doğrusu ben tepkisinin bu kadar büyük olacağını düşünmemiştim. Duracak, sakinleşecek gibi değildi.15-20 dakika kadar sonra yorulmuş olacakki durdu. "Şimdi giyinin, salona gelin pislikler, sende git o yüzündekileri temizle" dedi. Dediğini yaptık, bu arada Turan bana "Sana söylemiştim, yakalandık işte" dedi. Ben hala gayet pişkin ve amacıma ulaşmış olmanın verdiği bir rahatlıkla "Olsun bilsin, daha ne kadar saklayabilecektikki" dedim. Salona geçtik ve teyzemle konuşmaya başladık. Önce hala sinirliydi. Qncak yavaş yavaş siniri geçti. Bu ilişkide kimsenin kimseyi zorlamadığını, bunu asıl isteyenin ben olduğumu, içimdeki eşcinsel duygulara mani olamadığımı ve bunu yapmamın kaçınılmaz olduğunu, en azından Turan'la yaparsam güvende olacağımı, herşeyi tek tek anlattık teyzeme. Nispeten sakinleşmişti. "Şimdi" dedi. "Altan gelmeden bu işi bir karara bağlayalım, öncelikle bu iş üçümüz arasında kalacak ama" sonra bana döndü. "Annen durumunu biliyor mu?" diye sordu. "Bilmiyorum belki hareketlerimden dolayı tahmin ediyor olabilir ama ilişkimi bilmiyor" dedim. "O zaman bunu anneninde bilmesi lazım" dedi. Evet evet işte buydu istediğim ve olmuştu. Belli etmemek için "teyze anneme söylemesek olmaz mı, çok kızar hatta belkide döver" dedim. "Olmaz bilmesi lazım. En azından bunun bir tedavisi falan varsa tedavi falan ettirir, psikoloğa falan götürür" dedi. Ardından "hem korkma annen benim gibi değil tanımıyor musun anneni, ne zaman dövdüki seni, üzülür ama anlayışlı kadındır, benim gibi yapmaz" dedi. Bu sefer Turan girdi araya "Yenge Hülya bilnese olmaz mı?" dedi. "Niye?" dedi teyzem. "Oğlunu becerirken iyiydi de şimdi mi anladın Hülya'nın kıymetini, zaten sana diyecek sözüm yok, senin zaten yatacak yerin yok, sen eline geçirsen beni bile şeyedersin, hoş zaten. Neyse ya, konuşturma beni şimdi" dedi hafiften gülerek. Turan'da ortamın yumuşamasını fırsat bilip "Yok yenge olur mu öyle şey, gerçi çok güzelsin ama arada abim var" dedi. "Bak seeeen, demek arada abin var öyle mi, rahat ol oğlum o zaman arada abin yokmuş gibi davran, sanki hiç davranmadında" dedi teyzem. Gülerek ve Turan'a imalı imalı bakarak. Bayağı gevşemişti, koltuğa iyice yayılmıştı. "Tamam öyleyse bundan sonra öyle davranırım sen hiç merak etme." dedi turan bu sefer. Şaşırmıştım, olay bir anda farklı boyuta dönmüştü. "Tamam öyleyse, bundan sonra öyle olsun, bilirsin böylesi benimde daha çok hoşuma gider" diye yanıtladı teyzem. "Bilmez miyim" dedi turan. Sonra tekrar "söyleme olur mu Hülya'ya ” dedi tekrar teyzeme. Teyzem "merak etme sen olduğunu zaten söylemem kızcağız kahrolur, ben başkasıyla yakalamışım gibi anlatırım" dedi. Sonra bana "yaptın mı lan sen başkalarıyla" diye sordu. "Hayır teyze" dedim. "Emin misin bak, sakın Serkan'la Gürkan'a bulaşayım deme bu sefer böyle sakinleşmem" dedi. "Hayır teyze asla aklıma bile gelmez" dedim. Gerçi birçok kere aklıma getirmiştim. Teyzem ayağa kalktı "tamam o zaman, bu olay üçümüzün arasında kalıyor. Ancak Hülya'ya da başka biriyle yakalamışım gibi anlatacağım belki tedavi falan şansın vardır" dedi. Sonra bir an durup tekrar bize döndü. "Bakın evimde bir daha böyle şeyler istemiyorum haberiniz olsun, dışarıda ne bok yerseniz yeyin" dedi. Turan uyanıktı ve teyzemi bir noktadan yakalamıştı ve o noktayı iyi kullanıyordu. "Niye ki Leyla, seninle bizde dışarıda mı yakınlaşıyoruzki" diye sordu sırıtarak "teyzem cilveli bir şekilde "o başka tatlım, hem uzun zamandırda yakınlaşamıyoruz, sebebi de anlaşıldı, hele bir tekrar yakınlaşalım belki ikinize bir kolaylık yaparım" dedi ve yemek yapmaya gittiğini söyleyerek mutfağa girdi. Turan'la bir an gözgöze geldik, bana göz kırptı. "Ne oluyor yaa?" dedim ben gülerek. "Anlatırım sonra, bizi yakalayınca yine canı çekti galiba" dedi. "Yada yine abim sikemiyor galiba" dedi. Ardından ve bana sus işareti yaparak kalkıp arkasından mutfağa gitti. Aradan izliyordum bende. "Ne yemek yapıyorsun Leylacığım bize bakayım" dedi ve gayet hoyratça arkadan beline sarılıp boynunu öpmeye başladı. Teyzem hiç itiraz etmiyor aksine o da kalçalarını oynatarak ona uyum sağlıyordu. Bir tarafta elinde bıçak birşeyler soyuyordu. Turan iyice yumulmuştu teyzeme, teyzemde başını geriye doğru atmış gözlerini kapatmış kendini Turan'a bırakmıştı. Turan bir eliyle teyzemin göğüslerini sıkarken, diğer eliyle eteğini sıyırmış, bacaklarını, kalçalarını okşuyordu. Sonra teyzemi kendisine doğru çevirdi ve öpüşmeye başladılar. Çılgınca öpüşüyorlardı. Sonra teyzem Turan'a "Tüm sülaleyi siktin be adam " dedi gülerek. Turan teyzeme "Ne yapayım sikmeyi seviyorum, e senin sülalenin orospusu ibnesi de bitmiyorki" dedi. "Bak şimdi de seni sikeceğim" dedi. "Abin gelmek üzere Turan" dedi teyzem. "Olsun o da seninle beni yakalasın, çok azarsa o da içerdekini siker" dedi. Ardından ani bir hareketle teyzemi tekrar çevirip mutfak tezgahına doğru yatırdı ve bir çırpıda eteğini sıyırıp külodunun yanından içine girdi ve sikmeye başladı. "Oooooohhhhh Turan harikasın" diye inliyordu teyzem. "Ooohhhhh çok özlemişim" diyordu. Kendilerinden geçmişlerdi. Fazla uzun sürmedi ve Turan teyzemin içine boşaldı. "Çıkar tatlım çıkar içime boşaldın ne yapıyorsun" dedi teyzem ama Turan'ın umrunda bile değildi. iyice kenetlenmiş bir şekilde tamamen boşaldı teyzemin içine. "Ya hamile kalırsam" diye endişeli bir şekilde sordu teyzem. "Bir şey olmaz doğurursun, nasıl olsa yabancı değilim aynı kan" dedi Turan gülerek ve toparlanıp salona geldiler. Teyzem bana "Haklısın kız bu şerefsiz fena sikiyor" dedi. Ardından "Kıskandın mı sevgilini elinden aldım diye" dedi. "Hayır teyze ben zaten iki haftaya dönüyorum. Siz keyfinize bakın" dedim. İnanılmaz zevk almıştım ve sonradan Turan'dan öğrendiğime göre bu aralarındaki ilk ilişki değildi. Öncedende kuzenlerim ve eniştem evde yokken Turan teyzemi birçok defa sikmişti. Çünkü önceden yaşadıkları bir deneyim vardı. Belçika'dan Adana'ya izne geldikleri bir yaz, bayağı içmişler, eniştem sızmış. Turan'da teyzemi alıp dışarı çıkmış. Muhabbet dönüp dolaşıp annemle Turan'ın ilişkisine gelmiş. Teyzem alkolünde etkisiyle konuyu kendine çevirmeye başlayınca Turan'la parka gitmişler ve o gece Turan teyzemi parkta bir güzel sikmiş. Hatta teyzem Turan'a biraz yüz bulunca bunu kendisi teklif etmiş. Teyzem Turan'a cya bu kız evlendi. Evli barklı, çocuğu oldu ama hala senden vazgeçemiyor, hala veriyor sana, ne buluyor sende" deyince Turan'da "bilmem, iyi sikiyorum demekki" demiş. Bunun üzerine teyzem "valla merak ettim, bir de beni siksene" diye açık açık teklifte bulunmuş ve Turan teyzemi parkta çatır çatır sikmiş. Sonra Turan Belçika'ya gelince fırsat buldukça sikişmeye devam etmişler. Belkide teyzemin bu kadar tepki vermesinin sebebi bu olabilirdi. Turan'ın dediğine göre teyzem bu tarz şeylere kafayı takacak kıskanacak bir kadın değildi. Onun tek derdi eniştemin yapamadığını yapacak birini bulup kendini siktirerek rahatlamaktı ve zaten işyerindeki Belçikalılarla da yapıyordu bunu. Büyük ihtimalle ben henüz genç yaşta olduğum için sinirlenmiş olmalıydı. Bu olaydan sonra tabiiki daha rahat bir şekilde son iki haftayı değerlendirdik Turan'la. Bir daha teyzemle Turan'ın bu tarz bir ilişkisi olmadı benim yanımda. Ancak biz Turanla teyzem evdeykende oynaşmaya devam ettik. Teyzem bu arada annemle konuşmuş durumumu anlatmıştı ve annem biraz üzülmüş ancak durumu anlayışla karşılamıştı. Söylediğine göre zaten bunun farkındaymış. Türkiye'ye dönünce annemin benimle konuşacağını, rahat olmamı ve annemin bana kızmadığını söyledi. Sanırım annemin rahatlığından dolayı o da durumu kanıksamış ve bana kızım diye hitap etmeye başlamıştı. Sonradan annemden öğrendiğime göre annem teyzeme beni olduğum gibi kabullenmesini, ilişkide olduğum kişiyle olan ilişkime karışmamasını ama güvende olduğuma emin olmak için de kontrol altında tutmasını, beni bundan vazgeçirmek yerine desteklemek ve akıl vermek için konuşmalar yapmasını rica etmiş. Artık en son Türkiye'ye dönmeden önce benimle birlikte alışverişe çıkıp bana bir bavul dolusu kadın iç çamaşırı, kıyafet ve ayakkabı alacak kadar kabullenmişti durumumu. Çok rahattım artık istediğim olmuştu annem ve teyzem durumumu biliyorlardı ve teyzem bana tam istediğim gibi, kızı gibi davranıyordu. Şimdi ise annemle konuşup yavaş yavaş ona gizli hislerimi itiraf etme zamanıydı. Bunu da başka bir zaman anlatacağım. Sonraki sene Belçika'ya yine gittim ancak Turan yakalandığı için Türkiye'ye gönderilmişti. Tabiiki hikayemin başında anlattığım gibi ondan sonra başkaları da oldu hayatımda ve fırsat buldukça bunları da burada yazacağım. Ancak o benim ilk erkeğimdi. Annemi de beni de siken tek erkek, hatta teyzemi de…Uzun yıllar görmedim onu, aramadıkta birbirimizi. Çünkü o evliydi ben ise yeni ilişkiler yaşıyordum. Yaşadığımız ilişkiden 10 yıl sonra otobüs şöförlüğü yapmaya başladığı için sık sık gelmeye başladı İstanbul’a. Tabiiki önce annemi bulmuş her zamanki gibi sonra onun aracılığıyla bana ulaştı. Kaldıki zaten o dönem ben annemlerde kalıyordum. Turan her geldiğinde hangimiz müsaitsek onu sikiyordu yada her ikimizde müsait olduğumuzda bazen ben içerde otururken annemi bazende annem içerde otururken beni sikiyordu. Bu böylece 2 yıl kadar sürdü. Turan sürekli bana annemi razı etmemi ikimizi birlikte sikmek istediğini söylüyordu. Bende bunu çok istiyordum ancak annemin istemediğini Turan'da bende biliyorduk. Çünkü annemle 5 sene kadar önce onun çok bunalımlı olduğu bir dönemde 6 ay boyunca cinsel ilişkiye girmiştim. Ancak sonradan annem bundan çok pişman olmuş ve bu bir daha yaşanmamıştı. Tekrar yaşanmaması içinde annem bu tarz bir grup ilişkisinden kaçıyordu. Ancak sonunda oldu ve Turan bir şöför arkadaşıyla birlikte annemi de beni de aynı anda aynı yatakta sikti ve birkaç farklı arkadaşıyla beraber. Daha sonralarıda bizi bu tarz ilişkiye zorlamaya devam etti. Gerçi ben bundan çok hoşlanıyordum ama annem devam etmek istemiyordu. Sonradan Turan'dan ses soluk çıkmaz oldu. Bir oğlu araba çarpması sonucu ölünce bu tarz işlerden elini ayağını çekmiş ve kendini maneviyata vermiş diye duyduk. Hatta annem bir kaç kere Adana'ya gitmesine rağmen bir şeyler yaşanması bir tarafa Turan'ı görmemiş bile. Annemle yaşadıklarımızı, Turan"ın ve arkadaşlarının bizimle birlikte oluşlarını bir sonraki yazımda anlatacağım. Umarım yaşadıklarım hoşunuza gitmiştir ve sizi temin ederimki her şey harfi harfine gerçektir. İnanın bu toplumda kapalı kapılar ardında öyle çılgınlıklar yaşanıyorki, bir kere bu kapıların ardına geçmeyegörün o zaman yalan olduğunu zannettiğiniz her şeyin aslında bir gerçek olduğunu ve sandığınızdan çok daha fazla bir oranda yaşandığını görüyorsunuz. Şimdilik benden bu kadar bir dahaki yazımda görüşmek dileğiyle mutlu kalın.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Babam Kendi Elleriyle Beni Orospu Yaptı

Abim Beni Sikince Gay Oldum

Annem Beni Dostuna Siktirdi